Cami, Küçük Çamlıca Tepesi'nin güney eteklerinde ve Cennetâbâd Kasrı'nın yakı nında idi. Mabet, Sultan IV. Mehmet (1648-1687) tarafından kasır, çeşme ve namazgâh ile beraber 1064 (1654) tarihinde yaptı rılmış olmalıdır. (Kasır, çeşme ve namazgâh bahislerine bakınız.) Evliya Çelebi, IV. Mehmet'in bu camiinden: "Çamlıca bahçesinde binası sağlam bir camidir" diye bahseder. Fakat bu camiin, hangi Çamlıca üzerinde bulunduğunu belirtmemiştir. Hadîkatü'l-Cevâmi adlı eserde, bu camiin ismi kayıtlı değildir. Bundan camiin, eserin yazı ldığı 1770 tarihlerinde mevcut olmadığı anlaşlır. Mabedin Küçük Çamlıca Mesiresi'nde bulunduğ u sanılmaktadır. Birçok zamanını Üsküdar Sarayı'nda geçiren Sultan, Büyük Çamlıca'ya geldiği zaman namazı nı Kısıklı mevkiindeki Bostancıbaşı Camii'nde veya Subaşı mevkiindeki namazgâhta kılardı. Küçük Çamlıca'da bu durum olmadığından camiyi burada yaptırmış olmalıdır. Bu camiin yerine, yakın tarihlerde mihrabı mermer, minberi ahşap küçük bir cami yapılmıştır. Mihrabı üzerine 1397 (1976) tarihli bir mihrap ayeti yazılmış ve son cemaat yerine de, 1654 de Sultan IV. Mehmet tarafından yaptırılan namazgâhın tarihsiz mihrap taşı yerleştirilmiştir. Camiin yanındaki hazîreden günümüze dört kabir kalmıştır. Bunlardan ikisinin şâhidesi kaybolmuştur. Diğer ikisi ise, 1101 (1689-90) tarihinde vefat eden Mevlevî Derviş Mehmet Dede'ye ve 1284 (1867-68) yılında ölen Ferhat Ağa'ya aittir. Ferhat Ağa, Sultan II. Mahmut'un üçüncü kadını Aşubican Kadın'ın ağası dır. Aşubican Kadın, 10 Rebiyülâhir 1287 (10 Temmuz 1870) tarihinde vefat etmiş ve Sultan Mahmut Türbesi'ne gömülmüştür. (Çilehane Mescidi bahsine bakınız.) Mehmet Dede 1690 tarihinde vefat ettiğine göre, camiin Sultan IV. Mehmet tarafından, Küçük Çamlıca Mesiregâhı'nda yapıldığı kendiliğ inden ortaya çıkar.